Dünya Son Dakika Haberleri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 7. Anadolu Medya Ödülleri'nde açıklamalarda bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: Medya ödüllerinin 7.'sinde sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Toplam 320 mahalli ve bölgesel radyoyu, televizyonu, gazeteyi bir araya getiren Anadolu Yayıncılar Derneği başarı çıtasını her yıl ileriye taşıyor. Türkiye'nin kültürel zenginliğini yansıtan Anadolu medyası ne kadar yaygın olursa, demokrasimiz de o kadar güçlü olacaktır. Sizleri sıradan birer yerel medya kuruluşundan ziyade milyonların medyadaki temsilcisi olarak görüyoruz. Medyanın kritik rolüne defalarca şahit olduk. Gezi Olayları'ndan terör saldırılarına, 15 Temmuz ihanetine kadar Anadolu medyası demokrasiden yana çok net bir tavır aldı. Demokrasimize defalarca sahip çıktınız. Siyasete ayar vermeye çalışan kalemşörlere karşı yerli ve milli basının nasıl olması gerektiğini sizler gösterdiniz.(Milliyet)

Anadolu medyası ve temsilcilerine kapımızı her zaman açık tuttuk. Bundan sonra da sizinle dayanışma içinde hareket etmeyi sürdüreceğiz. Özgür tarafsız halka karşı kendini sorumlu hisseden medyanın demokrasiler açısından taşıdığı önemi hepimiz biliyoruz. Medyayı tarih ederken 4. kuvvet ifadesine başvurulduğunu görürürüz. Medyanın asli görevi vatandaş adına gözcülük yapmaktır. Ülkemizde 4. kuvvet ifadesi genelde yanlış yorumlanmış, milletin seçtikleri üzerinde bir tahakküm aracına dönüştürülmeye çalışılmıştır.

Siyaseti ve toplumu yönlendirmek,  siyasileri hizzaya sokmak' hatta alanen tehdit etmek için kullanılmıştır. 12 Eylül darbecilerine manşetlerinden selam çakan kalemşörler olmuştur. Gazeteci kılıklı tetikçiler gördük. Hiç uzağa gitmeye gerek yok. 28 Şubat döneminde muhtıracıların haber bülteni gibi yayın yapan medya organları vardı. 'Muhtar bile olamayacak' manşetleri atanlar gördük. Tabi burada iki önemli vurgu var. Bir muhtarları küçümsüyorsunuz. Muhtar bile olamaz dediğiniz kişi Cumhurbaşkanı oldu. Kendinize ayar vermezseniz, milletimiz size ayar verir.

Kandil'deki baronlar kız çocuklarının taciz edildiği merkezler haline geldi. Bay Kemal neden konuşmuyorsun? Oraya neden sesin çıkmıyor? Diyarbakır Anneleri'ne neden ziyaret etmiyorsun, bağ kurmuyorsun. 

Biz bugünlere sadece terör örgütlerine meydan okuyarak gelmedik. Biz şahsımızı, davamızı hedef alan kirli manşetlerle çarpışa çarpışa bugünlere geldik. Duruşumuzu hiçbir zaman bozmadık. Yalan ve iftiraya asla teslim olmadık. Haysiyet fukaralarının tehditlerine asla boyun eğmedik. Milletimizle ve milli iradenin sesi olan basın yayın kurumlarımızla ülkemizdeki tarihi nitelikteki çok sayıda kazanıma imza attık.